Hemen Bize Ulaşabilirsiniz
Yayınlarımız Geri Dön
Kavram ve Terimler | Yola Terk (Yola Bırakma)

Yola Terk (Yola Bırakma)

İmar planı bulunan alanlarda, değişik nedenlerle 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 18. maddesi uygulamasının (parselasyon planının) yapılması olanaklı değilse, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 15 ve 16. maddeleri çerçevesinde, taşınmaz sahiplerince, karşılığı alınarak ya da karşılıksız olarak, imar planına uygun biçimde taşınmazın tümünün ya da bir bölümünün kamu yararına (yola, yeşil alana vb.) bırakılmasıdır.

İmar planı bulunan alanlarda, uygulama imar planına uygun olarak öncelikle parselasyon planının (18. madde uygulamasının) yapılması ilkesi geçerlidir. İmar planı bulunan alanlarda, ayırma (ifraz) ve birleştirme (tevhit) işlemleri, parselasyon planı yapılmış alanlarda yapılabilir. Ancak, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda belirtilen genel (merkezi) yönetim kapsamındaki kamu yönetim birimlerinin yetkisi içindeki kamu yatırımlarında ya da kamu mülkiyetindeki alanlarda, parselasyon planının uygulanmasının olanaklı olmadığı yerleşik alanlar ile koruma amaçlı imar planı bulunan alanlarda ve büyük bir bölümü uygulama imar planına uygun biçimde oluşan imar adalarının geri kalan bölümlerindeki ayırma ve birleştirme işlemleri için parselasyon planının yapılmış olması koşulu aranmaz. Yapılacak ayırma ve birleştirmelerin imar planlarına ve imarla ilgili hukuksal düzenlemelere uygun olması zorunludur.

Yola bırakma (terk), genel hizmet alanları (yol, yeşil alan vb.) ile ilgili olmasından ötürü, imar uygulaması (parselasyon) niteliğinde bir ayırma (ifraz) işlemidir. İmar uygulaması niteliğinde olması nedeniyle de, yola bırakma işlemi sonucunda, kadastral parsel imar parseline dönüşür ve “arsa” niteliği kazanır.

İmar Kanunu’nun 15. maddesinin 5. fıkrasına göre; var olan durumuyla yapılaşmaya elverişli olmayan imar parsellerinde; paydaşlardan birinin istemi üzerine ya da doğrudan, parsel sahiplerine kendi aralarında anlaşmaları için yapacağı bildirimden başlayarak üç ay içerisinde parsel sahiplerinin aralarında anlaşma sağlayamaması durumunda, kendiliğinden birleştirme ve var olan duruma göre ayırma yoluyla işlem yapmaya ilgili yönetim birimi yetkilidir. Bunun dışında, İmar Kanunu’nun 15 ve 16. maddeleri çerçevesinde yapılabilen ve ayırma niteliği taşıyan kamuya (yol, yeşil alan gibi) bırakma işleminin, taşınmaz sahiplerince istenmeden ya da uygun görülmeden yapılabilmesine olanak yoktur.

Buna göre, taşınmaz sahipleri istemedikçe, “yola bırakma (terk)” adı altında kamuya bırakılması istenen alanların karşılıksız olarak kamunun eline geçişini sağlamak olanaklı olmayacaktır. Dolayısıyla, bu gibi yerlerin kamunun eline geçişinin sağlanabilmesi için kamulaştırma yapılmasından başkaca bir yol yoktur. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 30 ve 8. maddelerine göre ise, kamulaştırma öncesinde ve öncelikle satın alma yolunun denenmesi gerekmektedir. Satın alma yoluyla söz konusu alanların kamunun eline geçişi sağlanamazsa, kamulaştırma yoluna gidilecektir. Kamulaştırma yoluna başvurulması durumunda da belirlenecek kamulaştırma ederinin sürüm (piyasa) değerlerinin altında olamayacağı, olmaması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır. Sonuç olarak, yola bırakma (terk) alanları, karşılıksız ya da düşük değerler üzerinden kamunun el koyabileceği alanlar değildir.

Hizmetlerimiz

© 2021 - Emek Taşınmaz Değerleme ve Danışmanlık A.Ş.